16 Ağustos 2022 Salı

NİETZSCHE AĞLADIĞINDA


 









KÜNYE

Kitap Adı: Nietzsche Ağladığında

Yazarı: Irvin D. Yalom

Basım: Ayrıntı Yayınları – 100.Basım – 2020

Sayfa: 430

Tür: Roman, Felsefe-Düşünce, Psikoloji


ÖNSÖZ

Sizlerle paylaşmak istediğim yeni kitap, felsefe-psikoloji kategorisinde yer alan psikiyatrist Irvin D. Yalom’un ‘Nietzsche Ağladığında’ isimli romanı. “Kendisiyle ve hayatla yüzleşmekten çekinmeyenlere.” diyor yazar. Ana tema: Ümitsizlik.

Düşünce romanlarını seviyorsanız, psikolojiye, psikanaliz seanslarına ilginiz varsa bu kitabı mutlaka okumanızı öneririm. Kitap dolu dolu bir eser. Asla bir çırpıda okunacak bir roman değil. Sizi üzerinde uzun uzun düşünmeye sevk edecek, sorgulatacak bir kitap. Bu nedenle bu kitabı okumak için kesinlikle daha sakin bir zaman ve dingin bir zihin gerekiyor. Okuması zor değil, akıcı ancak zihnin süzgecinden geçirerek, zaman vererek okunması gerekiyor.

Peki bu roman ne anlatıyor? Gelin birlikte bir ön inceleme yapalım. Keyifli okumalar dilerim.


KİTABIN KONUSU

Kitabın arka kapağında aktörlerimiz bize şöyle tanıtılıyor. (Kısaltılarak)

Nietzche: Henüz iki kitabı yayımlanmış, kimsenin tanımadığı bir filozof. Yalnızlığı seçmiş. Acılarıyla barışmış. İhaneti tatmış. Tek sahip olduğu şey, valizi ve kafasında tasarladığı kitaplar. Karısı, toplumsal görevleri ve vatanı yok. İnzivayı seviyor. Tanrı’yı öldürmüş. Ümitsiz.

Breuer: Efsanevi bir teşhis dehası. Ümitsizlerin kapısını çaldığı doktor. Psikanalizin ilk kurucularından. Kırkında, bütün Avrupalı sanatçı ve düşünürlerin doktoru olmayı başarmış. Ailesi var. Zengin. Saygın.

Freud: Breuer’in arkadaşı. Henüz genç. Geleceği parlak. Şimdi yoksul.

Salomé: Erkeklerin başını döndüren kadın. Çekici. Özgür. Evliliğe inanmıyor. Bazen aynı anda birçok erkekle beraber oluyor. Sanatçıları ve düşünürleri tercih ediyor.

Kitap 19. y.y. Viyana’sında geçiyor. Bir gün, erkeklerin başını döndüren kadın, Salomé, Nietzsche’den habersiz Breuer’e gelir. “Avrupa’nın kültürel geleceği tehlikede, Nietzsche ümitsiz. Ona yardım edin” der. Breuer, Salomé’yi tekrar görebilmek umuduyla “peki” der. Ve varoluşun kader, inanç, hakikat, huzur, mutluluk, acı, özgürlük, irade... ve neden, nasıl gibi en önemli duraklarından geçen bir yolculuk başlar...’

Nietzsche fiziksel sağlığı ile ilgili doktor Breuer’a görünmeyi kabul eder. Ancak yaşadığı buhranları paylaşmak konusunda çok inatçı davranır. Breuer filozofun güvenini kazanmak ve ona açılmasını sağlamak için farklı bir yol dener. Kendi sorunlarından bahsetmeye başlar ve arkadaş ilişkisi kurmayı dener. Filozof bu şeffaflığın karşısında bir çözülme yaşar ve sorunlarını doktor ile konuşmaya başlar. Breuer zaman zaman Freud’un da fikirlerini alarak kendine yeni yollar çizer. Fakat bir süre sonra doktor kim, hasta kim karışır. Roller kimi zaman değişir. Bize de bu seanslarda ortaya çıkan çözümlemeleri keyifle okumak düşer.

Roman karakterleri tamamen gerçek, ancak olayların büyük kısmı kurgudan ibaret. Gerçek hayatta yine Freud Breuer’ın öğrencisi ve Salomé Nietzsche ile aşk yaşıyor. Ancak aktörlerimiz olan Dr. Breuer ve Nietzsche tarih içinde hiçbir zaman bir araya gelmiyorlar. Yalom tarihin bu önemli karakterlerini öyle güzel kurgulayıp bir araya getirmiş ki bize de okuması çok keyifli, çok derin bir eser bırakmış. Doktor Breuer ve filozof Nietzsche arasındaki diyaloglar, felsefi çözümlemeler; Sigmund Freud’un vaka ile ilgili analizleri… Oldukça etkileyici…

Bakalım bu seanslar, karakterlerimizi ümitsizliğin pençesinden kurtarabilecek mi?

 

KİTAPTAN ALINTILAR

"Ümit kötülüklerin en kötüsüdür, çünkü işkenceyi uzatır." Nietzsche
 
“Beni öldürmeyen şey, beni güçlendirir.” Nietzsche
 
“Zira aslında kimse kimseye yardım edemez; insan kendine yardım etme gücünü kendi içinde bulmalıdır.” Nietzsche
 
“Dans eden bir yıldız doğurmak isteyen, önce kendi içinde büyük taşkınlıklar ve kaos yaşamak zorundadır.” Nietzsche
 
“Her insanın ölümü kendine aittir ve herkes kendi tarzını belirleyebilmelidir. Belki, yalnızca belki, insanın yaşamını elinden almaya ilişkin bir hak düşünülebilir. Ama insanın ölümünü elinden almaya kimsenin hakkı yoktur. Bu rahatlatma değildir! Acımasızlıktır!” Nietzsche
 
“Her şeyin derinine inmek: Bu zahmetli bir kişisel özellik. İnsanın gözlerini hep yorar ve sonunda insan isteyebileceğinden hep daha fazlasını görür” Nietzsche
 
“Sık sık yolumu şaşırdığımı düşünüyorum: Eski hedefler artık işe yaramıyor ve yenilerini de bulacak halde değilim. Hayatımın nasıl aktığını düşündükçe kendimi ihanete uğramış ya da oyuna gelmiş gibi hissediyorum; sanki göklerdeki birileri bana bir oyun oynuyor, sanki bütün hayatım boyunca yanlış melodiyle dans edip durmuşum.” Brauer

 

KAYNAK

Nietzsche Ağladığında – Ayrıntı Yayınları

Yazar Fotoğrafı: https://1000kitap.com/yazar/irvin-d-yalom

Yazarın Hayatı: Vikipedi

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder