KİTAP HIRSIZI

 

KÜNYE

Kitap Adı: Kitap Hırsızı

Yazarı: Markus Zusak

Basım: Martı Yayınları – 26.Basım – 2020

Sayfa: 574

Tür: Roman, Kurgu, Dram

ÖNSÖZ

Bu yazımda sizlerle Markus Zusak’ın Kitap Hırsızı isimli romanını paylaşmak istiyorum. Kitap tarihsel kurgu diyebileceğimiz, tarihi gerçeklerden yola çıkan ve oldukça dramatik bir kurgu roman. Birçok ülkede çok çeşitli ödüller almış, haftalarca çok satanlar listelerinde kalmış bir kitap. Aynı isimle sinemaya da uyarlanmış. Sayfa sayısı gözünüzü korkutmasın. Çok akıcı ve sürükleyici bir hikâyesi var. Elinizden bırakamayacaksınız. Hatta duygulanmadan kitabı kapatamayacağınız konusunda da şimdiden uyarımı yapayım.

Peki Markus Zusak bu kadar hislerimize dokunan ne anlatmış bize? Gelin birlikte bir ön inceleme yapalım. Keyifli okumalar dilerim.

KİTABIN KONUSU

Kitap 2.Dünya Savaşı dönemi Nazi Almanyası’nda yaşayan 10 yaşındaki Liesel Meminger’ın dram yüklü hikâyesini anlatıyor.

Savaş döneminin zorlukları nedeniyle anneleri tarafından evlatlık verilmek istenen Liesel ve kardeşi, yeni ailelerine ulaşmak için bir tren yolculuğuna çıkarlar. Yeni aileleri Himmel Sokağı sakinlerinden Hans ve Rosa Hubermann’dır. Tren kaza yapar ve Liesel ölümle ilk kez tanışır. Kardeşinin cenazesinde bir kitap bulan küçük kız, kardeşini hatırlamak için kitabı saklar. Yeni evine geldiğinde üvey babası Hans ona okumayı öğretmeye başlar.

Liesel’in sonraki kitabı ise Nazilerin kitap yakma töreni sonrası ateşin altından kurtardığı bir kitap olur. Ama ‘Kitap Hırsızı’ adını almasına neden olan asıl olay bir kütüphane keşfetmesiyle olur.

Bir gün Hans’ın arkadaşı Max evlerine gelir. Nazilerin çevreyi abluka almasından dolayı evden çıkamaz çünkü Max bir yahudidir. Hubermannlar Max’in bodrumlarına sığınmasına izin verirler ve Max ile Liesel’in arkadaşlığı böylece başlar.

Kitapta aile, dostluk, arkadaşlık konularının yanı sıra yoğun şekilde savaş dönemindeki yokluğu, sefaleti, savaşın yıkıcılığının insanlar üzerindeki etkisini, bombaların gürültüsünü, toplama kamplarının trajedisini, bir ırkın yok olmaya sürüklenişini… ölümü okuyoruz.

Kitabın anlatıcısı ise oldukça şaşırtıcı ve tüyler ürpertici. Ölümü yine ölüm meleğinin ağzından okuyoruz.

Oldukça trajik ve etkileyici bir roman. Hitler dönemini, yaşanan korkuyu ve dehşeti 10 yaşındaki bir kız çocuğunun gözünden görmek ister misiniz?

 

KİTAPTAN ALINTILAR

“Beni mutlu etmeyin. Lütfen, beni umutlandırıp bütün bunlardan iyi bir şeyler çıkabileceğini düşündürmeyin. Çürüklerime bakın. Şu sıyrıklara bakın. İçimdeki sıyrıkları görüyor musunuz? Gözlerinizin önünde büyüdüklerini, içimi aşındırdıklarını görüyor musunuz?
Artık hiçbir şey için umut istemiyorum.”
 
"Öylece oturup yeni dünyanın seni kabullenmesini bekleyemezsin. Ortaya çıkıp bir parçası olman gerekir; geçmişteki hatalarına rağmen."
 
“İşte küçük bir gerçek… Öleceksiniz…”
 
“Kitap hırsızına güzellik ve zalimlik hakkında söylemek istediğim birçok şey vardı ama o şeyler hakkında ona zaten bilmediği ne söyleyebilirdim ki? İnsan türünü sürekli abarttığımı ve küçümsediğimi açıklamak istedim; nadiren gerçekten tartabildiğimi. Ona aynı şeyin nasıl hem o kadar çirkin hem de o kadar görkemli, kelimelerin nasıl hem o kadar lanetleyici hem de o kadar zekice olabildiğini sormak istedim.
Ama ağzımdan bunların hiçbiri çıkmadı.”
 
“Anlatıcıdan Son Bir Not:
İnsanlar benim lanetim.”

 

KAYNAK

Nietzsche Ağladığında – Ayrıntı Yayınları

Yazarın Hayatı: Vikipedi