KÜNYE
Kitap Adı:
Deli Tarla
Yazarı: Şermin
Yaşar
Basım: Doğan
Kitap
Sayfa: 192
Tür: Öykü
İNCELEME:
Deli Tarla
/ Şermin Yaşar
"Asla
ait olmadığım bir hayatın içinde tek başıma kalakaldım."
67.
Sait Faik Hikâye Armağanı Ödülünü kazanan Deli Tarla, yazardan okuduğum 4.kitap
oldu. Şermin Yaşar’ın sıcak ve samimi dili yine öykülerine yansıyor. Kimi zaman
güldüren, kimi zaman hüzünlendiren, bazen de sonuyla şaşırtan 16 adet öykü
içeriyor.
Benim
en sevdiklerim kitaba adını veren Deli Tarla ile Adieu Hala, Ama Böyle Olmadı ve
Kamil’in Denizkızı isimli öyküler oldu.
Deli
Tarla; baba mirası olarak elden ele atılmaya çalışılan bir tarlayı konu alıyor.
Babanın en son tarladan yıldız toplamaya çalışması, aklını yitirmesi korkutuyor
mirasçıları. Peki tarla adamı delirtir mi?
Adieu
Hala; çocukken Almanya’ya giden annesini bekliyor hala. Bir gün gelip onu
alacaklar inanıyor. Böyle böyle zaman geçiyor aklı gidiyor. Gidebilecek mi
acaba bir gün Almanya’ya?
Ama
Böyle Olmadı; 6.8 kilo doğan kızıl dev Ramiz’in hikayesi. Zaman geçip dev bir
insan azmanına döndüğünde hayata karışamıyor, bir süvari zırhı giydirilip
koruma yapılıyor. Saklandığı zırhtan çıkabilecek mi Ramiz?
Kamil’in
Denizkızı; denizden sürekli denizkızı hikâyeleri ile dönen balıkçı Kamil’in
hikayesini anlatıyor. Kamil denizkızında kimi arıyor?
Çıksın
Halim; bir başarı hikayesini anlatıyor. İş bulamayan grafiker Mert’in garson
olması, kahve falı bakması ve kazancı ile hayalindeki işi kurması konu
alınıyor. İlham verici.
Muazzez
ve Yelkovan Çetesi ise birçok okuyucu tarafından basit bulunmuş ama ben sevdim.
Bir depresyon hikayesini konu alıyor.
Diğer
öyküler de güzeldi ancak bahsettiğim vurucu hikayeler yanında biraz geride
kaldı. Yine çok sevdiğim bir Şermin Yaşar kitabı oldu. Yazardan favorim hala
Göçüp Gidenler Koleksiyoncusu diyebilirim. Öykü sevenler kaçırmasın isterim.
KİTAPTAN SEVDİĞİM ALINTILAR:
“Gülüş
anne babadan geçen bir şeydir. Annen baban gülüyorsa sen de gülersin, onlar
gülmüyorsa istediğin kadar içinden gelsin senin yüzüne bir tebessüm layığınca
oturamaz.”
-"Nasıl
toparladın Kâmil? Nasıl böyle mutlusun?"
-"Toparlayamadım
doktor" dedi. “Emin ol kimse toparlayamıyor. Sadece herkes başka türlü
dağılıyor.”
“Bir
çiçeği dibinde ona hava aldıracak deliği olmayan saksıya diktiğin zaman ister
dünyanın en nadide çiçeği, ister en dirayetli çiçeği olsun, soluyor. Benim
insana hava aldırabilecek bir aralığım yok. Hiçbir şey tutmuyor toprağımda.”
“Kadınlar
konuşurken onları anlamak kolaydır, öfkesi, gülüşü, bakışı, sesi, kelimeleri,
onun anlatmak istediğinin de ötesini anlatır. Anlayamadığınız kadın: susan
kadındır!”
“Öfke
insanın dilindeki asma kilidi kırıyor nihayetinde, sakladığınız bütün kötü
cümleler saçılıyor etrafa bir anda.”