5 Aralık 2022 Pazartesi

ATUAN MEZARLARI


 










KÜNYE

Kitap Adı: Atuan Mezarları

Yazarı: Ursula K.Le Guin

Basım: MetisYayınları - 2.Basım- 1995

Sayfa: 152

Tür:  Roman, Fantastik Kurgu


İNCELEME:

Ursula K. Le Guin’in 6 kitaptan oluşan Yerdeniz serisinin ikinci kitabı olan Atuan Mezarları, bir kadının doğma, büyüme, kendini keşfetme, özgürlüğünü kazanma öyküsü ile bizi Tenar ile tanıştırıyor. Serinin ilk kitabında tanıştığımız ve büyüme serüvenine tanıklık ettiğimiz büyücü  Ged –Çevik Atmaca- yine bu serüvende Tenar’a eşlik ediyor.

Atuan Mezarları, yazarının belirttiği üzere, ‘cinsellik’ üzerine yazılmış. “Serinin ikinci kitabı bir kadının büyümesi üzerine. Doğum, yeniden doğum, yıkım ve özgürlük ana temalarını oluşturuyor.” diye açıklamış. Cinsellik açık imgelerle değil, simgeler, semboller ve metaforlarla anlatılıyor.

Hikâye biraz kasvetli, klostrofobik bir mekânda geçiyor. Bir rahibeler meclisi tarafından yönetilen Atuan Mezarlarına erkeklerin girmesi yasaktır. İsimsizlere hizmet eden rahibe meclisinin İlk Rahibesi Arha olarak isimlendiriliyor. Arha karanlık tarafından yutulmuş anlamına gelmektedir. İlk rahibe ölünce ruhunun o gün doğan bir kız bebek ile dünyaya yeniden geldiğine inanılıyor. Bebek aranıyor tespit ediliyor ve 5 yaşında anne-babasından alınıyor ve manastıra kapatılıyor.

Arha’nın ölümü ile birlikte Atuan’da yeni Arha olacak kız bebek belirleniyor ve böylece Tenar ile tanışıyoruz. Tenar 5 yaşında ailesinden alınır, ömrünün sonuna kadar İsimsizlere hizmet etmek üzere ismi ve anıları alınır, düzene göre eğitilir. Arha 15 yaşına geldiğinde başrahibe olur, Atuan labirentlerinde günlerce dolaşır ve kendini sorgulamaya başlar. Bu sırada yolu ilk kitapta tanıştığımız büyücü Ged ile kesişir ve onun için her şey değişmeye başlar. Hizmet ettiği tanrıların aslında tanrı olmadığını öğrenir. Ged sayesinde adını ve kendini hatırlar.

Tenar’ın yeniden kendini bulmasını, büyümesini ve özgürlüğünü kazanma öyküsünü okuyoruz.

 

KİTAPTAN SEVDİĞİM ALINTILAR:

 

“Özgürlük ağır bir yüktür, ruhun yüklenmesi gereken büyük ve garip bir sorumluluk. Kolay değildir. Verilen bir armağan değil, yapılan bir seçimdir.”

 

“Bir insanın yeniden doğabilmesi için ölmesi gerekir. ”

 

“Asırlar geçtikçe bazı şeyler eskir ve yok olur. Değerini koruyabilen kıymetli şeyler veya anlatılmaya devam eden öyküler çok azdır.”

 

"İnsanların birbirlerinden ne kadar farklı olduklarını ve hayatı ne kadar değişik gördüklerini fark etmemişti."

 

“Ve böylece koca bir yıl geçmişti, tıpkı daha önceki yılların geçtiği gibi; hayatının tüm yılları böyle mi geçecekti?”

 

" Zaten yitireceğin birine bağlanmanın yararı ne? "

 

"...anlamını yitirmişti, tıpkı yitip gitmiş bir yolun kenarında kalan yol işareti gibi."


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder