12 Ağustos 2023 Cumartesi

US


 











KÜNYE

Kitap Adı: Us

Yazarı: Emre Timur

Basım: AZ Kitap– 1.Basım- 2020

Sayfa: 216

Tür: Felsefe-Düşünce


İNCELEME:

"felsefe, yavaşlamaktı; yavaşladım."

Emre Timur Varoluşçu Psikoterapi (Irvin Yalom)’yi okuduktan sonra ölümün farkındalığına daha çok ermiş ve ‘Us’una düşenleri toplama kararı vermiş. Topladıklarını artık saklayamaz olmuş ve Us’undan geçenleri 6 ayrı başlıkla biz okurları ile paylaşmış; Us, Estetik, Etik, O, Tekamül ve Eşya. Kitabın akademik bir felsefe kitabı olmadığına kendi de dikkat çekiyor ve gayesinin serbest bir düşünme kitabı ortaya koymak olduğunu ifade ediyor.

§  Us başlığı ile aklı nasıl kullandığını, akıl, zeka, mantık, sezgi, görgü, doğru, iyi, güzel, parça, bütün, hakikat, arketip kavramlarını;

§  Estetik ile güzeli ve sevmeyi, aşk, gerçek, hakikat, güzellik, zevk kavramlarını;

§  Etik ile ahlakı, niyet, kötülük, iyilik, ceza kavramlarını;

§  O ile “O”nu, Allah, Tanrı, inanç, evrim, entropi, kader kavramlarını;

§  Tekamül ile gelişim ve değişimi, külli irade, cüz’i irade, metamorfoz, doğal seçilim, evrim, varoluşçuluk, hiç, hep, mükemmel, kusurlu kavramlarını;

§  Eşya ile fizik, metafizik, kuantum, entropiyi, çürüme, hayatta kalma, yaşama, ruh, enerji kavramlarını ele alıyor.

Bunlar ile kalmayıp devamında da konuları destekleyen serbest denemelerini ve kendisini anlamamıza yardımcı 2 adet söyleşiyi de paylaşıyor.

Ve sürekli hatırlatmadan geçmiyor. “Bunlar fevkalade nazik mevzular.”

Hayattaki en eski kadim bilgiyi de kendi usunca şöyle revize ediyor: “Değiştirebileceklerim ve değiştiremeyeceklerim arasındaki farkı görebilmek için akıl, değiştirebileceklerim ile yüzleşebilmek için Varoluşçuluk, değiştiremeyeceklerim için de Stoacılık -ve tevekkül- gerekiyor."

Yazardan okuduğum ilk kitaptı, romanlarını da oldukça merak ediyorum. Anlatım tarzını, konuyu ele alış şeklini, örneklendirmelerini beğendim. Her fikrine katılmasam da genel anlamda düşünmemi ve sorgulamamı sağladı. Hem herkesin aynı şeyi düşündüğü bir ortamda düşünceden bahsedilemezdi, öyle değil mi?

 

  

KİTAPTAN SEVDİĞİM ALINTILAR:

 

“Bir takım kötüler henüz kötülük yapacak zemin bulamadıkları için iyi sanılırlar. Ve bir takım kötülerin kötülük yapabilmeleri için en azından bir kişiliğe sahip olmaları gerekir. Bu yüzden, kişiliksiz kişileri hemen iyi sanma...”

 

“Her fikir, kendinden önceki ile çatışarak ve öncekini revize ederek ilerler. O yüzden bu toprakları terketmiş görünen o ışıltılı "katılmıyorum" ve "katılıyorum" eylemlerini geri getirelim istiyorum. Öğüt, idam veya dayak istemiyorum; dışlama, ötekileştirme, marjinalleştirme, tebliğ, ikaz, infaz ve hakaret de öyle. İstediğim ve beklediğim ve bana yarayacak ve çağa yarayacak olan şey, fikrime katılmayan akıllar.”

 

“Öğretmenlik soruları cevaplamak değil; kötü soruyu iyiye, yanlış soruyu doğruya, çirkin soruyu güzele çevirmektir.”

 

"Aklı aşan" şeyler muhakkak vardır fakat sorguya kapalı bir şey yoktur ve olmamalıdır.”

 

“Hiçbir şey boşa gitmemiştir. Hayatta her şey her şeyi muhakkak değiştirir. Olmuş olan her şey, kendisinden evvelki her şeyin bir sonucudur ve kendisinden sonra olacak her şeyin sebeplerinden biridir.”

 

"... beden ve ruhun dışında en önemli sevdirici şey, hatıralardır. Onları severiz biz asıl. Beden bozulur, ruh değişir ama hatıralar hatırlatıcılarda diri kalır, yaşar. Çünkü orada senin ve sevdiğinin bedeni de ruhu da genç ve diridir ve o an, o hatıra güzel ve coşkundur ve bu karışım öyle leziz öyle el değmemiştir işte..."

 

"İki günü denk olan" değil mi "ziyanda" olan? Bir akış var ve sen kaya gibi direniyorsun su gibi akacağına. Dünkü işlerini beğendiğin gün öldüğünü anla işte...”

 

“…değişim çığlığı susturulursa, yani insan olma potansiyeli yok sayılırsa depresyon başlar. Depresyon bir işarettir. Başka bir hayat, başka bir oluş olduğuna dair bir işaret, içsel bir şikâyettir.”

 

“Üç tip varoluş var. (…) İlk varoluş şekli çürüme. (…) İkinci varoluş şekli hayatta kalma. İlki evrende  çok fazla, ikincisi bizim gezegende bile belli yerlerde, üçüncüsü ise son derece nadiranttandır.(…) Üçüncü varlık biçimi ise yaşama ki hayatta kalanların çoğu gerçekten yaşayamaz.”

 

“Dört kere kopuş yaşarız ve hayat boyu dört dehşet ile karşı karşıya kalırız; ölümlü olmak, yalnızlık, özgürlüğe mahkumiyet, anlamsızlık. Bunları da inkar ile geçer hayat.”

 

“…bize iyi insanlardan önce iyi ve kötü niyeti ile yüzleşebilecek insanlar gerekmektedir.”

 

 “Dürüst insanlar, yalancıların mutluluk masallarıyla mutsuz olmaya mahkûmdur.”

 

“Hayat sizin güldüğünüzden çok daha komik ve sizin ağladığınızdan çok daha hüzünlü.”

 

“Kötülük işledik. Ne yapacağız? İnkar edeceğiz! ... Güçtür suçlu yaşamak.”

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder