KÜNYE
Kitap Adı:
Bir Şizofren Kızın Güncesi
Yazarı: M.A.Sechehaye
Basım: Yol
Yayınları- 4.Basım- 1990
Sayfa: 175
Tür:
Psikoloji
İNCELEME:
“Kendisine
şizofren teşhisi konulan genç bir kız Renee, gerçekliği yitirmeye
başlamasından, ´güzel gerçekliğe´ yeniden kavuşmasına dek süren, ´Aydınlanma Ülkesi´ne
yaptığı, olağanüstü serüvenlerle dolu zihinsel yolculuğu, sarsıcı ve
sürükleyici bir anlatı biçiminde aktarıyor.”
Kitap
iki ana bölümden oluşuyor.
Birinci
bölüm: ‘İç Gözlem’. Adından da anlaşılacağı üzere bu bölümde şizofren hastası
Renee’nin ağzından şizofreni içerisinde yaşadıklarını, tepkilerini, hayata
karşı hissettiklerini, hayal dünyasını, sık sık yaşadığı ölüm dürtüsünü ve
tedavi sürecinde ki deneyimlerini okuyoruz.
İkinci
bölüm: ‘Yorum’ ise psikolog ve psikanalist Marguerite Sechehaye’nin tedavi ve
iyileşme sürecinde uyguladığı ‘simgesel gerçekleştirme’ yöntemini, süreç
içerisindeki çözümleme ve değerlendirmelerini anlatıyor.
İkinci
bölümün dili haliyle biraz akademik ve ağır. Psikoloji bilimiyle ilgilenenler
ve şizofreniyi merak edenler için mutlaka okunması gerektiğini düşünüyorum. Bir
şizofrenin iç dünyasını anlayabilmek adına çok değerli bir kitap.
KİTAPTAN SEVDİĞİM ALINTILAR:
“Yalnızca Gerçekliği yitirip, insanlık dışı ve acımasız ‘Aydınlanma Ülkesi’nde yıllarca yaşamış olanlar yaşamanın gerçek sevincini gerçekten tadabilir ve insanlığın bir parçası olmanın paha biçilmez değerini anlayabilirler.”
"Sürekli
suçluluk. Kendini suçlu hissetmek en büyük ceza, bir insanın başına gelebilecek
en büyük felaketti doğrusu."
“Beni
giderek saran bu korkudan kurtulmak için deliliğe sığınmak isterdim.”
“Benim
için delilik, gölge hiç yer vermeyen gözleri kör edici, acımasız bir ışığın
egemen olduğu ve gerçekliğin karşıtı olan bir ülke gibiydi.”
"Kendimi
bu dünyanın, bu yaşamın dışına itilmiş bir kişi, sürekli olarak gözlerinin
önünden geçen ve bir türlü katılmayı başaramadığı karmakarışık bir filmin
izleyicisi gibi hissediyorum"
"Gerçekten
de nevrozun tersine, şizofreni her şeyden önce Ben'in bir hastalığı olarak
ortaya çıkmaktadır."
“Hastanın
kişiliğinin yeniden oluşma süreci ile küçük çocuğun kişiliğinin oluşması süreci
arasındaki benzerlik son derece çarpıcıdır. Her ikisi de yansıtma ve taklit
kullanır.”