KÜNYE
Kitap Adı:
Yabancı
Yazarı: Albert
Camus
Basım: Can
Yayınları– 74.Basım- 2021
Sayfa: 110
Tür: Roman
İNCELEME:
Varoluşçu
düşünce akımının önde gelen isimlerinden ve 1957 Nobel Edebiyat Ödüllü Albert
Camus dan ‘Yabancı’ yazardan okuduğum ilk kitap oldu.
“Bugün
‘anne’ öldü. Belki de dün, bilmiyorum.” diye başlıyor roman.
Ana
karakter Meursault’un bakımevinden gelen annesinin ölüm haberi üzerine cenazeye
katılması ile başlıyor hikaye. Meursault topluma, çevresine, duygulara karşı
oldukça kayıtsız bir karakter. Anlamın olmadığı yerde bir anlam varmış gibi
davranmayı reddeden, topluma karşı yabancılaşmış bir adam. Cenazede de
annesinin ölümüne karşı tepkisiz davranması dikkat çekiyor.
Cenaze
dönüşü hayatına kaldığı yerden devam eden Meursault arkadaşları ile bir davete
katılır. Arkadaşının husumetlisi ile bir kumsalda karşılaşmaları sonucu işlediği
cinayet ise onu hapse gönderecektir. Sorgulamalar ve mahkeme süreci içerisinde
de aynı kayıtsızlığı sergilemesi ise onu idam cezası ile yüzyüze bırakır. Ona
bu cezanın verilmesinde annesinin cenazesindeki tavırları oldukça etkili
olmuştur. Hatta babasını öldüren birine ait başka bir dava ile kıyaslanarak
suçu daha ağır nitelendirilir.
Hayata
karşı hissiz ve kayıtsız olmak bir insanı öldürmekten daha mı vahimdir? Belki
de hiçbir pişmanlık duymaması ve tepkisizliği insanların zihninde çok daha kötü
ve korkutucu bir tablo oluşturmaktadır. Toplum, kendi normlarından farklı davranan
insanlara karşı daha mı acımasız yoksa?
“Nihayetinde
madem ölüyoruz, nasıl ve ne zaman olduğunun ne önemi var.”
Ne
hayatın, ne ölümün bir anlamı olduğunu düşünmeyen karakterimiz ise verilen ceza
sonrasında durumda bir anlam aramaya çalışır. Verilen cezadan çok, neden
verildiğini sorgular. Arada yaşadığı öfke krizleri içinde bile dik duruşu, durumdan
çıkış yolu olabilecek bir umut arayışı ve kabullenme. “İnsan eninde sonunda her
şeye alışır.”
Karakter
analizleri ve karakterin sorgulamalarının okuyucuya yansıtılması konusunda başarılı
bulduğum bir eser oldu. Henüz izlemedim ancak Zeki Demirkubuz’un ‘Yazgı’ filminin
de bu eserden esinlenerek yapılmış olduğu bilgisini de buraya iliştireyim.
KİTAPTAN ALINTILAR:
“Başkalarından
daha erken ölecektim, orası aşikârdı. Ama herkesin bildiği gibi, hayat yaşamaya
değmez.”
“İnsan
bilmediği konularda hep abartılı fikirlere sahip olur. Oysa tersine, her şeyin
basit olduğunu kabul etmek zorundayım.”
"Umut,
nefes nefese koşarken bir sokağın köşesinde, arkadan yetişen bir kurşunla
vurulmaktı..."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder