GÖBEKLİ TEPE: TAŞ ÇAĞI AVCILARININ GİZEMLİ KUTSAL ALANI

 

KÜNYE

Kitap Adı: Göbekli Tepe: Taş Çağı Avcılarının Gizemli Kutsal Alanı – En Eski Tapınağı Yapanlar

Yazarı: Klaus Schmidt

Basım: Arkeoloji ve Sanat Yayınları- 1.Basım- 2007

Sayfa:  316

Tür:  Araştırma- İnceleme, Tarih, Arkeoloji

İNCELEME:

Taş Çağı Avcılarının Gizemli Kutsal Alanı: Göbekli Tepe

En Eski Tapınağı Yapanlar…

“Yaklaşık 12.000 yıl önce, Fırat ve Dicle Nehirleri ara­sında kalan bölgede, insanlık tarihinin en önemli değişimlerinden biri yaşanmaktaydı. İnsanoğlu avcı­ toplayıcı bir yaşam tarzından, yerleşik hayata, çiftçi­ üretici düzene geçmek üzereydi. Binlerce yıl öncesi­nin avcı toplayıcılarının bu geçiş döneminde, sandı­ğımız gibi mütevazı ve basit bir yaşam tarzıyla yetin­memiş olduklarını, aksine, görkemli bir evre yaşadık­larını, Göbekli Tepe'de bize bıraktıkları izlerde görebi­liyoruz.(…)”

Alman arkeolog Klaus Schmidt, Göbekli Tepe keşfini yapan ve bu muazzam alanı gün yüzüne çıkaran ekibin kazı başkanlığını yapmıştır.

Schmidt kitabın akışına, Göbekli Tepe keşfinden önce Anadolu’da ve Mezopotamya’da yapılmış daha önceki kazı çalışmalarından ve keşiflerden bahsederek başlıyor. Daha sonra Göbekli Tepe’nin keşfinin nasıl yapıldığını anlatır ki bu ülkemizin tarihi değerlerine verdiği önem açısından gerçekten içler acısı bir hikâyedir aslında. Kazı çalışmalarının nasıl ilerlediği, ortaya çıkan buluntular resimleriyle birlikte anlatılıyor. Göbekli Tepe’nin önemi ve arkeoloji tarihindeki değeri ile devam ediyor. Kazı alanında ortaya çıkan buluntularda yer alan sembolizmi derinlemesine araştırıyor ve açıklıyor.

Göbekli Tepe’nin keşfi – sadece açığa çıkarılabilmiş kısmı kadarıyla bile r- bilinen tüm dünya tarihini değiştirmiştir. Yerleşik hayata geçiş, sosyal düzenin oluşumu, inancın oluşumu, tarımsal gelişim süreci ve hayvanların evcilleştirilmesi…

Kendisini yapanlar tarafından moloz ve taşlarla gömülmüş ve akabinde terk edilmiş olan bu yapı bilmediğimiz daha ne gibi bilgiler saklıyor kim bilir?

 

KİTAPTAN SEVDİĞİM ALINTILAR:

 Arkeolojik kalıntı, dikkatsizliği affetmez.

 

Arkeolojik kazı yapmak aynı zamanda, buluntu ve yapıların içinde bulunduğu kontekstin açılarak, geri dönüşü olmayan bir şekilde tahrip edilmesidir. Elde edilen bilginin sınanması için deneyin tekrarlanma olasılığı olan doğa bi­limcilerin çalışmalarının tersine, arkeolojide bir kazının yeniden yapılması imkânı yoktur.