KÜNYE
Kitap Adı:
Ben Kirke
Yazarı: Madeline
Miller
Basım: İthaki
Yayınları– 2.Basım- 2019
Sayfa: 404
Tür: Roman,
Fantastik, Mitoloji
İNCELEME:
Ben
Kirke / Madeline Miller
Kirke,
Güneş tanrısı Helios ile nympha Perseis’in kızı, Aiaie Cadısı. Doğduğu gün, Helios’un
kehanetiyle ölümlü bir prens ile evleneceğinin bildirilmesi annesini mutsuz
eder. Daha yüce eşleşmelere sahip çocuklar doğurmak üzere teyzelere bırakır
Kirke’yi. Kardeşleri arasında en sönük kalan, kendini bulamamış, güçlerini
keşfedememiş bir nymphadır Kirke. Sessiz, zayıf, itaatkâr.
"Cadılık
illa nefret, kıskançlık ya da başka türlü kötülükten doğmaz; ben ilk büyümü
aşkımdan yapmıştım."
Tanrı
Prometeus ile karşılaşmasıyla değişim başlar. Sonra denizci Glaukosa aşık olur
ve üzerinde bir büyü kullanarak onu ölümsüz bir tanrıya çevirir. Ama sonrasında
Glaukos ona yüz çevirir. Kuzenlerinden Skylla ile çatışmaları sonrası yine büyü
kullanıp onu bir canavara dönüştürür. Ancak Skylla nın denizlere karışıp ölümlü
denizcileri yemesi Kirke yi pişmanlığa sevk eder. Ancak bu büyüler öğrenilir,
tanrı Zeus cezasız bırakmaz ve Kirke, Aiaie adı verilen adaya yapayalnız sürgüne
gönderilir.
Adaya
yaklaşan kimi gerçekten yardıma muhtaç kimi ise suça meyilli denizcilerle
sınanır Kirke. Bir gün adasına demir atan Odyseus ile tanışmasıyla çok şey
değişir hayatında. Bu ıssız adada, Olymposlu tanrılarla, titanlarla,
ölümlülerle, canavarlarla sınavları, anne oluşu, kehanetler nedeniyle oğlu Telegonosu
korumaya çalışması ve sonunda onu özgür bırakmak gerekliliğiyle birlikte kendi
özgürlüğünü elde etme mücadelesiyle Kirke’nin kendini keşfetme yolculuğu
anlatılır.
“-Bu
dünyaya bir an daha dayanamayacağım, diye düşündüm.
-
Öyleyse çocuğum, başka bir dünya yap.”
Mitolojik
öğelere hakimiyetimin zayıf olmasından dolayı okumayı biraz ertelediğim ancak
su gibi akan masalsı bir kitaptı. Mitolojik bir tanrıçayı konu alsa da bir
yandan bir kadının kendini bulma, gücünü keşfetme ve zorluklara karşı
mücadelesini anlatması açısından da okumaktan keyif aldım. Mitoloji sevenlere
öneridir.
“Bir
engereğe avucunuzdan yemek yemeyi öğretebilirsiniz ama ısırma arzusunu içinden
söküp alamazsınız.”
“Ne
yaparsan yap, demek istedim, aşırı mutlu olma. O zaman başından aşağı ateşler
yağar.”
“Yüreklerimizde
gerçekte ne olduğu bilinseydi kaçımız affedilirdi?”
“Borçlarını
hissetmemek gençliğe verilmiş bir armağandır.”
"Kafeste
beslenen bir kuş gibi olmayacağım, diye düşündüm. Kafesin kapısı açıkken bile
uçmayacak kadar aptal olmayacağım."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder