9 Haziran 2023 Cuma

CEBİMDE YOKTU YÜREĞİMDEN VERDİM

 












KÜNYE

Kitap Adı: Cebimde Yoktu Yüreğimden Verdim

Yazarı: Samiye Yaltırım

Hazırlayan: Elif Karasioğlu Doğaner

Basım: Gece Kitaplığı– 1.Basım- 2020

Sayfa: 102

Tür: Biyografi


İNCELEME:

Cebimde Yoktu Yüreğimden Verdim, Nazım Hikmet Ran’ın kız kardeşi Samiye Yaltırım tarafından abisinin 10. ölüm yıldönümü için hazırlanmış bir metin.

“Canımın parçası Nazım Abim” diye başlıyor bize Nazım Hikmet’i anlatmaya. Selanik’te doğumundan (1902) başlıyor, İstanbul’daki çocukluklarından devam ediyor. 1.Dünya Savaşı dönemleri, abisinin Milli Mücadele’ye katılması süreci, yolculukları, Bursa’ya Fransızca öğretmeni olarak atanması, Moskova’da geçirdiği 3 yıl ve Türkiye’ye dönüş sonrası Aydınlık Dergisi yazıları nedeniyle başlayan karanlık yıllar.

Bu sefer Moskova’da geçen sürgün yılları, çıkan af sonrası vatanına geri dönüşü ancak tutuklanması. Düşünce suçu nedeniyle aldığı cezalar, hapishane günleri, aileye hasret, ailenin özlemi ile geçen zorlu yıllar.

Tabi tüm bunlar yanında Nazım’ın gönül ilişkileri. İlk karısı Nüzhet, sonrasında Piraye ile büyük aşkı. Piraye ile aralarına giren cezaevi süreci ikisi arasına mesafe koyar ancak Nazım bu boşluğu Münevver Hanım ile doldurmakta gecikmez. Sonradan çok pişman olup Piraye’den af dilese de Piraye dönmez. (Burada kızmamak elde değil bir kadın olarak ünlü şaire ama Piraye hakikatli kadınmış.) Tahliye sonrası Münevver ile birlikteliği ve oğlu Mehmet. Hemen sonra tekrar Sovyetlere sürgün günleri. Aşk adamı Nazım Moskova’da da 2 evlilik yapar. Önce Galina (8 yıl) sonra dillere destan aşkı Vera (1960).

3 Haziran 1963 yılında ise Moskova’da hayata gözlerini yumar. Kızkardeşi tarafından vatandaşlık reddi kararının iptali için başvuruda bulunulsa da yanıt alınamaz.

Hikayeleştirilerek anlatılmış akıcı ve bir çırpıda okunabilecek bir Nazım Hikmet biyografisi sunulmuş. Simge Üngör tarafından hazırlanan illüstrasyonlarla da kitap desteklenmiş.

İlave bilgi olarak; belki kız kardeşi de göremedi ama 2009 yılında, ölümünden 58 yıl sonra çıkarılan karar ile Nazım Hikmet’e vatandaşlık iadesi kabul edilmiştir.

 

KİTAPTAN SEVDİĞİM ALINTILAR:

 

“Ben aşığım Samiye, bak mesela şu karşıdaki çınar ağacına aşık olduğum gibi bir ormana da aşığım; emek fikrine aşık olduğum gibi adalete de aşığım,özgürlüğü de . Çünkü yaşamaktır aslında aşık olmak.”

 

“Ne bir şeye çok sevinmeli ne de çok üzülmeli. Eskilerin deyimi ile 'ne gam baki ne dem baki’.”

 

“-Ömer Hayyam adını duydunuz mu? (Nazım Hikmet)

+Kim bilmez Hayyam 'ı (Adalet Bakanlığı Müfettişi)

- Hayyam zamanında İran hükümdarı kimdi?

+Bilmiyorum

-Görüyorsunuz sanatçıyı anımsadınız ama hükümdarı anımsamadınız. Yıllar sonra beni dünya anımsayacak ama dönemin adalet bakanını ve sizi kimse anımsamayacak.”

 

“Öyle değil midir? İnsan en çok sevdiği şeylerle imtihan olmaz mı? Sen hayatı da vatanını da hürriyeti de çok sevmedin mi? Ve en çok onlarla sınanmadın mı?”

 

“Kendi tabirinle kimsenin putuna tapmayıp, kimsenin önünde ceket iliklemediğin için çekmediğin kalmadı. Yaşarken bedenin, ölünce de naaşın bu topraklarda haksız yere istenmedi.”


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder