2 Kasım 2022 Çarşamba

TÜRK CANAVARLARI SÖZLÜĞÜ


 










KÜNYE

Kitap Adı: Türk Canavarları Sözlüğü

Yazarı: Ahmet Burak Turan

Basım: Gerekli Kitaplar Yayıncılık- 2.Basım - 2020

Sayfa: 212

Tür:  Araştırma-İnceleme, Mitoloji


KİTABIN KONUSU

‘Şamanist Söylencelerde Canavarlar ve Şeytani Ruhlar’ kitabımızın alt başlığı ve aynı zamanda içeriğe aitte bize ön bilgi veriyor. Yazar Anadolu, Balkanlar ve Kafkasya’nın birçok bölgesini dolaşarak, birçok kaynağı tarayarak, Türk mitolojisine konu olmuş, bugün bile halk arasındaki söylencelere konu olan ve hala varlıklarına inanılan yaratıkları bizlerle tanıştırıyor.

Kitabın sunuş bölümünde mit ve mitoloji şöyle tanımlanmış:  “Doğal veya toplumsal olguların, kişilik ve işlev üstlenerek soyut planda, yaptırım gücü olan bir varlık haline dönüştürülmesine mit diyoruz.” (…) “İlk insan topluluklarının evren, dünya, insan, bitki, hayvan, sosyal olguların oluşumuyla ilgili oluşturdukları ilk inanışlar, kutsallıklar, bunlarla ilgili anlatılan ilk kutsal metinler mitoloji kapsamına girer.”

Yine sunuş içeriğinde, aslında bazı fizyolojik ve biyokimyasal durumların veya aksaklıkların yarattığı olguların korku dünyamızı zenginleştirip nasıl mitlerin oluşumuna zemin hazırladığına da kısacık değinilmiş. Hamile ve lohusalarda yaşanan al basmasının ve uykudan uyanma sırasında yaşanan karabasanın nasıl kötü ruhlarla ve canavarlarla ilişkilendirildiğinden örnekler verilmiş. Mitlere konu olmuş bu yaratıkların yarattığı korkularımızın aslında bilimsel temelleri olduğuna parmak basılmış.

Kitap bize Türk mitolojisindeki tüm varlıklardan, şahıslardan, temalardan bahsetmiyor. Bu sözlükte yazar bize sadece şeytani varlıklardan bahsediyor. Türk mitolojisinde yer alan kötü ruhları alfabetik sırayla ele almış yazar. Sözlük, bu canavarlara farklı yörelerde verilen isimleri, dış görünüş tasvirlerini, hangi durumda ortaya çıktıklarını, göründükleri kişiye nasıl etki ettiklerini ve bu kötü ruhlardan korunmak için neler yapılması gerektiğine yönelik bilgiler içeriyor. Ayrıca Turan’ın tasvirleri doğrultusunda Aslı Ekim’in hazırladığı illüstrasyonlar da kitaba görsel zenginlik katıyor.

 












Oldukça ilgi çekici ve okuması keyifli bir kitap olması yanında aralardaki anlatılarla tüylerinizi ürpertmiyor da değil. Kamp ateşi başında anlatılacak hikâyeleri de oldukça fazla besleyeceğini düşünüyorum.

Pagan kökenli bir ritüel olan, daha çok Hristiyanlar tarafından kutlansa da gittikçe farklı kültürlerde de yaygınlaşan Cadılar Bayramının kutlandığı bu dönemde biz de kendi kültürümüze ait canavarlarımız ile ritüele dahil olabiliriz belki, kim bilir…

 

 KİTAPTAN ALINTILAR

 "Doğu Anadolu'da yaygın olan bir söylenceye göre, her evin bir Sahab'ı bulunur. Bu varlıklar, evin temiz ve düzenli tutulmasını isterler. Eğer böyle yapılmazsa evde yaşayan insanları cezalandırırlar. Evin bereketi kaçar, hastalıklar gelir. Çoraplarınızı ortalığa atmadan önce iki kez düşünün."

 

“Albıs, kötü bir ruhtur. Bu ruha sıklıkla Alkarısı da denmektedir. Gökçe munçuktan yani mavi boncuktan çok korkar. Nazar boncuğu kavramının kökenlerinde bu anlayışın yattığı düşünülmektedir.”

 

"Kadim Türkler intiharı hiçbir zaman hoş karşılamadı. Belki de sırf bu yüzden, intihar eden insanların Alt Dünya'ya atıldığına ve orada Güney Göğü kısmının yedinci katında acıklı bir şekilde eziyet çektiklerine inanıldı… İnsanları intihar etmeye telkin eden ve hatta onları zorlayan yine bu kötü ruhlardır. Yeryüzüne çıktıklarında, yalnız kalmış, bunalım ve ruhsal çöküntü yaşayan insana ilişirler. Kulaklarından girer ve akıllarını esir alırlar. Alban Buuray … "

 

“Çocukların çokça yaramazlık yaptıkları bir vakit, yaşlı nine şu tekerlemeyi okur:

Harkıt! Bacadan torbanı sarkıt!

Çocukları al da kaçırt?

Harkıt! Kullaklarını sarkıt!

Ağlayanı bağıranı kaçırt!” 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder