matematik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
matematik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Aralık 2022 Cumartesi

PAPAĞAN TEOREMİ

 












KÜNYE

Kitap Adı: Papağan Teoremi

Yazarı: Denis Guedj

Basım: Kırmızı Kedi Yayınevi- 4.Basım- 2010

Sayfa:  520

Tür:  Roman, Bilim-Matematik, Felsefe, Kurgu


İNCELEME:

Matematikle ilgilenenler, matematik tarihini merak edenler için oldukça ilgi çekici bir kitap Papağan Teoremi. Matematik kuramlarının, formüllerinin nerden geldiğini, ünlü matematikçilerin yaklaşımlarını anlatan roman felsefeden de besleniyor. Tüm bunları ise bir cinayet kurgusu ile birlikte aktarıyor.

Bir felsefeci olan Mösyö Ruche, bir trafik kazası sonrasında tekerli sandalyeye mahkûm kalır. İşlettiği kitapevinde işlere yardım etmesi amacıyla Perette’yi işe alır. İkiz çocuk annesi Perette bir de işitme engelli bir yetim olan Max’e annelik yapar. Max bir gün pazardan egzotik bir papağan kurtarır ve eve getirir. Papağan’ın peşinde adamlar vardır ve değeri egzotik bir bölgeden gelmesi değildir. Papağanımız matematik bilmektedir ve Grosrouvre’un emanetidir..

Bu sırada Mösyö Ruche okul yıllarından beri görüşmediği dostu Grosrouvre’dan iki mektup alır. 84 yaşında iyi bir matematikçi olan Grosrouvre, tarihi matematik kitaplarını içeren çok değerli kütüphanesini Ruche’a göndermiştir. Mektuplarında çok ünlü bir matematik teoremini çözdüğünü, bu çözümü, gönderdiği kitaplar içinde şifrelediğini, peşinde adamlar olduğunu yazar. Kısa bir süre sonra da Grosrouvre’un ölüm haberi gelir. Tabi ki bu çözümlemenin peşinde de adamlar vardır.

Ruche hem bir an önce şifreyi çözmesi gerektiğinin hem de arkadaşının ölümünü aydınlatması için çalışması gerektiğinin farkındadır. Bu ise tek başına yapabileceği, kolay bir iş değildir. Papağan dâhil tüm ev ahalisini toplar ve bir ekip olarak iz sürmeye başlarlar. Sonrası bir bilgi denizi eşliğinde bir serüven.

Matemetik ile ilgilenmeyenler için sıkıcı olabilecek, matematik ve felsefe severler için ise oldukça bilgilendirici ve sindirilerek okunması gereken bir kitap. Kitapla ilgili okuduğum şu yorum ise kitabı en iyi tanıtan cümle bence: “Felsefe Dünyası için ‘Sofie’nin Dünyası’ ne ise, Matematik Dünyası için de ‘Papağan Teoremi’ odur.”

 

KİTAPTAN SEVDİĞİM ALINTILAR:

 

“Kitap seni iğrenç insanlarla düşüp kalkmaktan ve aptal, anlayışsız insanlarla ilişki kurmaktan kurtarır.”

 

“Kitabevlerinin iş hacmi, toplum konusunda çok önemli bir barometredir.”

 

“...Kitaplar ölüleri canlandırmaz, bir budalayı akıllı, bir aptalı zeki yapmaz. Zekâyı canlandırır, biler, keskinleştirir ve bilgi açlığını giderir."

 

“Bana ya da herkese öyle geliyor diye, kesinlikle öyledir diye bir şey yoktur, dedi. Ama insanların kendisine mutlaka sorması gereken, kuşkulanmanın bir anlamı olup olmadığıdır.”

 

“Matematik aklın bir kurnazlığıdır”


27 Eylül 2022 Salı

OLASILIKSIZ


 










KÜNYE

Kitap Adı: Olasılıksız

Yazarı: Adam Fawer

Basım: April Yayıncılık – (e-kitap)

Sayfa:  494

Tür:  Roman, Bilimkurgu


İNCELEME:

“Hiçbir şey imkânsız değildir, ama belirli şeyler olasılık dışıdır, ya da olasılıksızdır.”

Adam Fawer, film tadında akan bu romanında bizlere tesadüf, şans, öngörü ve Dejavu gibi kavramların anlamını yeniden düşündürtüyor. İmkânsız ile olasılıksız kavramlarının arasındaki farkı anlamamızı sağlıyor. Epilepsi hastalığını temel alan bu hikâyeyi anlatırken kuantum fiziğine, Einstein’ın görelilik kuramına, Laplace Şeytanı teoremine, beyin dalgalarını incelemek için yapılan insan denekli deneylere, ilgi çekici olasılık hesaplarına ve daha birçok bilimsel teoriye değiniyor yazar.

Başkahramanımız David Caine bir matematik dehasıdır, üniversitede istatistik bölümünde öğretim görevlisidir ve olasılık dersleri vermektedir. Aynı zamanda mesleki becerisini sosyal hayatında da kullanan bir kumar bağımlısıdır. Ayrıca Temporal Lob Epilepsisi (TLE) hastalığına sahiptir. Bu hastalık koku, görüntü ve sesler akabinde cereyan eden nöbetlere sebep oluyor.

Caine birgün okulda ders verirken epilepsi nöbeti geçirir ve çalışamaz duruma gelir. O da para kazanabilmek için yeteneğini kullanarak kumara başvurur. Olasılıkları hesaplayarak poker oynamaya başlar. Bir gün oyunda beklemediği olasılık gerçekleşir ve kaybeder. Ciddi bir borcun altına girer.

Dr.Twersky, kendisine âşık öğrencisi Julya’yı kullanarak üzerinde beyin dalgalarını ölçtüğü deneyler yapmaktadır. Beynin yeterince geliştirildiğinde geleceğin görülebileceğine dair bir teoriyi (Laplace Şeytanı Teorisi) araştırmaktadır. Caine borcunu ödemek için bu araştırmaya denek olarak katılmayı kabul eder ve deneyler sonucunda bir öngörü yeteneği kazanır. Sahip olduğu muazzam zihinsel becerileri deneyler için aldığı ilaçlar ile birleşince ona kısa süreli geleceği görme yetisi kazandırır.

Caine’in ikiz kardeşi Jasper ise şizofreni hastası ve geleceği öngören sesler duymakta. Bir kriz sırasında aldığı mesaj ile kardeşini korumak için harekete geçer.

Ve Nava, gizli bilgiler elde edip farklı ülkelere satan bir CIA ajanı. Twersky’nin verilerinin peşine düşer.

Caine, Laplace’in Şeytanı olabilir mi?

Karakterlerin yolları kesişir ve macera dolu olaylarla birlikte heyecanlı bir kovalamaca başlar.

Kararlarımızın geleceğimizi ne kadar farklı kombinasyonlar ile şekillendirebileceğini gösteren sürükleyici bir roman.

 

KİTAPTAN SEVDİĞİM ALINTILAR:

 “Hiçbir şey imkansız değildir… Bazı şeylerin olma olasılığı daha düşüktür sadece.”

 

"İşte hayatın en güzel tarafı da buydu; her şey olabilirdi, her ne kadar olasılıksız olursa olsun olabilirdi, olasılık dışı olan bir olay mutlaka olurdu."

 

“Bazen insan ‘istatistiklerin canı cehenneme’ demeli ve içinden geleni yapmalı.”

 

"- Eğer bu parayı havaya atarsam bunun yazı ya da tura gelmesi şansa bağlı değil mi?

-  Evet

- İşte burada yanılıyorsun. Eğer bir parayı fırlattığımda bunu etkileyen tüm fiziksel faktörleri hesaplayabilseydik, örneğin elimin açısı, yerden yüksekliği, parayı fırlatmak için ne kadar güç kullandığım, rüzgâr veya hava akımı, paranın alaşımı falan gibi, o zaman yazı mı tura mı geleceğini yüzde yüz bilebilirsin. Çünkü bu para da, diğer her şey gibi, Newton'un mutlak olan fizik kurallarından etkileniyor. Ama sırf biz faktörleri hesaplayamıyoruz diye bu parayı attığımda ne geleceğinin şansa bağlı olduğunu söyleyemeyiz.”

 

“Satranç hayat gibidir David demişti babası. Her parçanın kendi işlevi vardır. Bazıları zayıftır, bazıları güçlü. Bazıları oyunun başında işe yarar, bazılarıysa sonunda. Ama kazanmak için hepsini kullanmak zorundasın. Aynen hayatta olduğu gibi, satrançta da skor tutulmaz. On parçanı kaybedip, yine de kazanabilirsin oyunu. Satrancın güzelliği budur işte. İşler her an tersine dönebilir. Kazanmak için yapman gereken tek şey tahtanın üzerindeki olası hamleleri ve anlamlarını iyi bilmek ve karşındakinin ne yapacağını kestirebilmek.”


14 Eylül 2022 Çarşamba

ZAMANIN KISA TARİHİ


 










KÜNYE

Kitap Adı: Zamanın Kısa Tarihi

Yazarı: Stephen Hawking

Basım: Alfa Kitap - 38.Basım- 2017

Sayfa: 251

Tür:  Bilim, Araştırma - İnceleme


İNCELEME:

20.yy.’ın dâhilerinden Stephen Hawking kitabın sonuç bölümünde şöyle der: “Kendimizi şaşırtıcı bir dünyada bulmuşuz. Çevremizde gördüklerimizi anlamlandırmak istiyor ve soruyoruz: Evrenin doğası nedir? Evrende bizim yerimiz ne, evren nereden geldi, biz nereden geldik? Evren neden bu biçimde?” Çabasının bu sorulara yanıt bulmak olduğunu söyler. Kitabın satış başarısı da her kesimden insanın bu sorulara olan merakını doğrular niteliktedir.

Kitap birçok bilimsel çalışmaya nazaran sade ve hatta esprili bir dil kullanılarak yazılmaya çalışılmış olsa da pozitif bilimlere, fizik, astronomi, kuantum konularına uzak kişiler için epey zorlayıcı konular barındırmakta. Zihninizi epey yoracak, bir çırpıda okunamayacak bir kitap olduğunu belirtmeliyim. Yine de evrene, uzaya, zamana dair herkes için müthiş bilgiler içeriyor. Kitap 12 bölümden oluşuyor. Kitabın arkasında kavramları anlamanız adına bir sözlük de yer alıyor.

Bilimsel yayınlarda basım yılı çok önemlidir çünkü bilim asla yerinde saymaz. İlk basımı 1988 olan bu kitap için ise 2017 yılında – ölümünden çok kısa süre önce – yayınlanan 38.basımında, bilim dünyasında bu konularda kat edilen yol ve yeni gelişmeler ile ilgili bilgileri dâhil etmiş yazar.

Neleri okuyoruz bu kitapta; uzay, zaman, genişleyen evren, Einstein’ in Görelilik kuramı, belirsizlik ilkesi, Kuantum fiziği, kütleçekim kanunu, kara delikler, solucan delikleri, ışık dalgaları, parçacık kuramları, kuarklar, kuasarlar, beyaz cüceler, yıldızlar ve çok daha ötesi…

Hawking'e göre evreni anlamamızı sağlayan iki temel kuram var:

1)      Büyük şeylerin dünyasını anlamamızı sağlayan “Genel Görelilik”

2)      Küçük şeylerin dünyasını anlamamızı sağlayan “Kuantum Mekaniği”.

Peki, evrendeki her şeyi açıklamamıza yarayacak tek ve kapsayıcı bir kuram mümkün mü?

Işık hızından daha hızlı gidebilir miyiz?

Zamanda yolculuk etmek mümkün mü? Mümkünse geçmişi değiştirebilir miyiz?

Büyük Patlama ile başlayan ve genişleyen evren bizi bir gün Büyük Çöküş ile mi karşı karşıya bırakacak?

Sayısal kökenli biri olarak beni de yer yer zorladığını itiraf etmeliyim. Yine de hem Hawking’in dâhiyane zekâsı hem de içerdiği bilgilerle tanışmak için okunmalı diyorum.

 

  KİTAPTAN SEVDİĞİM ALINTILAR:

 “Bilginin en büyük düşmanı cehalet değildir. Bildiğini zannetme sanrısıdır.”

 

“En uzun yolculuklara bile ufak bir adım ile başlanır.”

 

“Evrenin bugünkü durumunu tam olarak ölçmekten bile uzaksak, gelecekteki olayları doğru olarak tahmin etmemiz kesinlikle mümkün olmaz!”

 

“Evren bir başlangıca sahip olduğu müddetçe bir yaratıcıya sahip olduğunu varsayabiliriz. Gelgelelim evren gerçekten de herhangi bir sınıra ya da uca sahip olmayacak şekilde bütünüyle kendine yeter durumdaysa bu durumda ne bir başlangıcı ne de bir sonu olacaktır: eşdeyişle hep var olacaktır. Peki, bu durumda bir yaratıcının yeri neresidir?”